Kredi Kayıt Bürosu’nun Analitik Değişim Yolculuğu

Kredi Kayıt Bürosu, Qlik ve BI Technology iş birliğiyle geliştirdiği MERCEK platformu sayesinde yalnızca veriye erişmekle kalmıyor; finansal ekosisteme yön veren içgörüler üretiyor. KKB Ürün Geliştirme Müdür Yardımcısı Mine Başara ve Ürün Geliştirme Kıdemli Uzmanı Asena Sarıçam, bu teknolojik dönüşümün arka planını ve finans sektörüne getirdiği yenilikleri anlatıyor.

Kredi Kayıt Bürosu ve verdiğiniz hizmetlerden kısaca bahsedebilir misiniz?

MİNE BAŞARA: Kredi Kayıt Bürosu olarak yolculuğumuz 1995 yılında, Türkiye’nin önde gelen 9 bankasının ortaklığıyla başladı. Kuruluş amacımız çok netti: sermayenin doğru müşterilere ulaşmasını sağlamak… Aradan geçen tam 30 yıl içerisinde, 200’den fazla üyemiz ve 90’dan fazla ürünümüzle ilk günkü kararlılığımızın, sürekli yenilik arayışımızın ve ülkemize duyduğumuz sorumluluğun bizleri bambaşka bir seviyeye taşıdığını görüyoruz. Kredi Kayıt Bürosu olarak, yalnızca finans dünyasının değil, aslında tüm ekonomik ekosistemin vazgeçilmez bir parçasıyız. Öncelikle finans sektörünün güvenilir ortağıyız. Bankalara ve finansal kuruluşlara sunduğumuz veriler ve çözümlerle doğru kredi kararlarının alınmasına destek oluyoruz. Reel sektöre sağladığımız hizmetlerle, firmaların risklerini yönetmelerine ve finansmana daha kolay erişmelerine katkıda bulunuyoruz. Bireyler için geliştirdiğimiz ürünler sayesinde vatandaşlarımız kendi finansal geçmişlerini takip ediyor, daha bilinçli kararlar alabiliyor. Kamu otoriteleri için de güçlü bir destekçiyiz. Ekonominin sağlıklı şekilde izlenmesi ve politika yapım süreçleri için güvenilir veri sağlıyoruz.

Kredi Kayıt Bürosu’nun teknoloji yaklaşımı ve iş zekâsı uygulamalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

ASENA SARIÇAM: Günümüzde tüm işletmeler rekabette var olabilmek için; özelleştirilmiş müşteri deneyimini hızlı ve düşük maliyetli sunmayı hedefliyor. Son dönemde yaratıcı yapay zeka tarafındaki gelişmelerle birlikte, teknoloji, işletmelerin her alanındaki faaliyetleri için önemli faydalar üretebilir hale geldi. Bu faydaları hayata geçirebilmek için; birkaç bileşeni bir arada etkin yönetmek gerekiyor. Bunlardan birincisi teknolojik altyapı, diğeri ise veri. KKB tam burada bir rol üstlenmiş durumda. KKB’nin temel faaliyeti olan kredi bürosu işlevi veri boyutunu sağlıyor. Altyapı tarafı için de en güncel teknolojiyle donatılmış bir veri merkezimiz var. Buradan sektöre 100’e yakın hizmeti 7/24 kesintisiz bir şekilde sunuyoruz. KKB olarak finans sektörüne sunduğumuz hizmetlerin temel amacı finansal kuruluşların doğru kararlar vermelerine destek sağlamaktır. Dolayısıyla, ham verinin yanında karar sürecini iyileştirecek analitik ürünlerini de sunar durumdayız. Veriyi her geçen gün daha iyi anlayarak daha güçlü ürünler geliştiriyoruz.

İş zekâsı çözümleri kurumunuz bünyesinde nasıl bir yere sahip? Qlik ürünleri ile sizi buluşturan süreçlerden bahseder misiniz?

AS: Kredi Kayıt Bürosu olarak en temel hedeflerimizden biri, finans sektörünün ihtiyaçlarına en doğru şekilde yanıt vermektir. Onların beklentilerini, değişen koşullarda hangi alanlarda desteğe ihtiyaç duyduklarını yakından takip ediyoruz. Finans kuruluşları, piyasadaki konumlarını doğru değerlendirebilmek için rakipleriyle kıyaslamaya, sektör genelini görebilecek karşılaştırmalı raporlara ihtiyaç duyuyor. Müşterilerin finansal geçmişi ve risk profili doğru şekilde değerlendirildiğinde, kredi kararlarını daha güvenli ve sürdürülebilir bir zemine oturtmak istiyorlar. Günümüzün hızla değişen finansal ortamında doğru kararı anında alabilmek, riskleri doğru tanımlamak, ölçmek ve yönetmek güçlü veri altyapısı ve gerçek zamanlı analizlerle mümkün hale geliyor. Tam bu noktada üyelerimizin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bir çözüm arayışında iken Qlik ile tanıştık

Qlik ürünleri ile yapılan iş birliği size neler kattı? Yapılan iş birliğinden önceki süreç ile iş birliği sonrası süreci değerlendirir misiniz? Ne gibi faydalar sağladınız?

MB: KKB’nin sektörel veri çeşitliliği ve boyutu ile Qlik’in güçlü analitik altyapısının birleşmesi sonucunda analitik raporlama platformumuzu üyelerimizin kullanımına sunduk. Bu iş birliği sayesinde, kurumlarımız yalnızca güvenilir ve hızlı raporlama imkanına kavuşmakla kalmadı; aynı zamanda analitik süreçlerini daha verimli, daha esnek ve geleceğe hazır bir yapıya kavuşturmuş oldu. Bizim için en önemli kriter performans ve veri güvenliğiydi. Qlik’i seçmemizin başlıca nedenlerinden birkaçı da yeni ihtiyaçlara hızlı çözüm geliştirme imkanı yaratması, kullanıcı bazlı yetkilendirme yapılarak her kullanıcının yalnızca yetki sınırları dahilindeki verilere erişebilmesi ve veri saklanması ve paylaşımının bilgi güvenliği protokolleri üzerinden gerçekleşmesi oldu.

Bir cümle ile özetlemenizi istesek, Qlik ürünlerinin kurum ve günlük işlerinize katkısını nasıl ifade edersiniz?

MB: Bugün geldiğimiz noktada Qlik temelli oluşturduğumuz analitik raporlama platformumuz üyelerimizin en çok kullandığı platformlardan biri. Qlik sadece veriyi göstermekle kalmıyor; doğru soruları sorabilmemize, doğru zamanda doğru yanıtı alabilmemize de imkân sağlıyor.Böylece kurum olarak yalnızca veriye erişmekle kalmıyor, aynı zamanda veriden değer de üretiyoruz.

KKB olarak önümüzdeki dönem hedefleriniz arasında Qlik ürünleri ile planlanan farklı projeler var mı?

AS: Mercek sürekli gelişen ve büyüyen bir analitik raporlama platformu, dolayısıyla bu platforma elimizdeki veri çeşitliliğinden de yararlanarak regülasyonların izin verdiği ölçüde yeni veri setleri ekleyeceğiz. Buradaki amacımız analitik doğruluğu artırmak ve daha çeşitli veri ile daha isabetli kararlar alınmasını sağlamak. Üyelerimizin Kendi Raporlarını Oluşturabilecekleri Ortam (Self-Service BI) oluşturmayı amaçlıyoruz. Qlik’in sadece rapor izlemeye yönelik yetkinliklerinden değil aynı zamanda rapor yapabilme yetkinliklerinden de maksimum ölçüde faydalanmak ve bu deneyimi üyelerimize sunmak istiyoruz. Diğer bir gelecek planımız Yapay Zekâ Temelli Raporların Oluşturulabilmesi. Buradaki amacımız “Veri var, içgörü nerede?” sorusuna otomatik ve proaktif yanıt verebilmek.

BI Technology ile nasıl bir sinerji oluşturdunuz, proje uygulama aşamasındaki deneyimlerinizden bahsedebilir misiniz?

MB: BI Technology ile kurduğumuz stratejik iş ortaklığı, MERCEK’in en kritik yapı taşlarından biri oldu. BI Technology, bizim için yalnızca teknik bir destek sağlayıcısı değil; aynı zamanda analitik vizyonumuzu güçlendiren, kurulumdan konfigürasyona, rapor ve dashboard geliştirmeden performans optimizasyonuna kadar her aşamada bize yol arkadaşlığı yapan bir paydaş. Bu güçlü iş birliği sayesinde, kurumlarımız yalnızca güvenilir ve hızlı raporlama imkanına kavuşmakla kalmıyor; aynı zamanda analitik süreçlerini daha verimli, daha esnek ve geleceğe hazır bir yapıya kavuşturuyor. Kısacası, MERCEK’in başarısının ardında, BI Technology ile olan iş birliğimizin sağladığı uzmanlık ve sinerji yatıyor.